YENİ TORBA YASA İLE YÖNETİM KURULLARININ TEMSİL YETKİSİNİN SINIRLANMASI KONUSUNDA DEVRİM NİTELİĞİNDE DEĞİŞİKLİK YAPILMIŞTIR
Basında TORBA yasa olarak anılan “6552 sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı” TBMM Genel Kurulunda kabul edilmesi beraberinde önemli değişiklikler getirdi.
Anonim Şirketlerde Temsil yetkisi torba yasadan önce temsile yetkili yönetim kurulu üyelerine ya da genel yetki verilerek müdür olarak atanacak üçüncü bir kişiye devredilebilirdi. Torba yasayla TTK 371. Maddeye eklenen fıkrayla; Anonim Şirket Yönetim Kurulu dilerse temsile yetkili olmayan bir veya birkaç yönetim kurulu üyesini ve şirkete hizmet akdi ile bağlı olanları, yetkileri sınırlandırarak sınırlı ticari vekil veya acente, komisyoncu, tellal gibi tacir yardımcısı olarak atayabilecektir.
Ticari vekil, kanuna göre genel alamda yetkilendirilebilirken ve ancak şube işleriyle ilgili olarak sınırlandırılabilirken torba yasayla eklenen fıkrayla ticari vekilin yetkilerini yönetim kurullarının belirleyeceği şekilde sınırlandırılabilmesi çok önemli ve uygulamayı kolaylaştırıcı nitelikte olmuştur. Ayrıca temsile yetkili olmayan yönetim kurulu üyelerinin ve şirkete hizmet akdi ile bağlı olanların da sınırlı ticari vekil ve diğer tacir yardımcıları olarak atanabilmesi de yine temsil yetkisinin sınırlanması ve kontrolü açısından son derece önemli bir gelişmedir. Şirkete hizmet akdiyle bağlı olanların sınırlı yetkiye sahip ticari vekil veya diğer tacir yardımcıları olarak atanması konusu, kıyasen limited şirketlere de uygulanabilecektir.
Bu değişikliklerin ticari hayatımıza getireceği en önemli kolaylık; YK üyeleri ve üçüncü kişilerin, şirket adına imza atma (temsil) yetkisinin, maddi olarak da sınırlandırabilmesidir. Bu değişiklikten önce şirketlerin temsilcilerinin, şirket adına imza atma (temsil) yetkisini, ancak merkez – şube işleri ile sınırlandırabiliyorduk. Bu temsilcilerin yetkilerine maddi bir sınır getiremiyorduk. Ancak bu değişiklikten sonra hem YK üyeleri arasında hem de üçüncü kişilere (şirkete hizmet akdiyle bağlı olmak şartıyla) temsil yetkisi verilebilecek ve bu yetkiler, maddi sınırlamalar da konabilecektir. Bu nedenle artık imza sirküsü çıkarmak, temsil yetkisi vermek vb tüm uygulamalar gerçek duruma daha uygun hale getirilmiş olacaktır.
