Patentli Ürünlere Vergi Avantajı Uygulamaları ve Görüşlerim

Bu haftaki yazım biraz teknik bulunabilir ama çok önemli vergi avantajları hakkında görüşlerimi dile getirmek istedim.

Türkiye’de son zamanlarda sadece Ar-Ge fikrine değil,  Ar-Ge sonucu ulaşılan ürünlerin yatırıma dönüştürülmesinden, satışına kadar birçok alanda hibe mekanizmaları oluşturulmakta ve vergisel avantajlar sağlanmaktadır.

Bu kapsamda teknoloji yatırımlarının arttırılması ve bunların transfer edilebilmesinin teşvik edilmesi amacıyla firmaların patentli ve faydalı model belgesi almış buluşları için yaptıkları ticari faaliyetleri sonucunda elde ettikleri kazançlara ilişkin kazanç istisnası getirilmiştir.  Bu istisna 19 Şubat 2014 tarihli ve 6518 sayılı Torba Yasa ile yürürlüğe girmiş, böylelikle Türkiye’nin bu alandaki katma değeri ve uluslararası rekabet gücünün artırılması hedeflenmiştir.

Uzun süredir beklenen ve bu istisnanın uygulama usul ve şartlarını belirleyecek tebliğ Maliye Bakanlığı tarafından bugün Resmi Gazetede yayımlanmıştır. Kurumlar Vergisi Genel Tebliği (Seri No: 1)’nde Değişiklik Yapılmasına Dair 8 No’lu Kurumlar Vergisi Tebliğ söz konusu istisnanın nasıl uygulanacağı ile ilgili tereddütlü konular gözden geçirilerek uygulamaya açıklık kazandıracak şekilde açıklamalar barındırmaktadır.

Yapılan bu yasal düzenlemeyle; Türkiye’de gerçekleştirilen Ar-Ge, yenilik ve yazılım faaliyetleri sonucunda ortaya çıkan buluşların;

  1. Kiralanması
  2. Devri veya satışı
  3. Seri üretime tabi tutulması
  4. Üretim sürecinde kullanılması

Sonucunda elde edilecek kazanç ve iratların % 50’si kurumlar vergisinden istisna edilebilecektir.
Bu istisnanın uygulanmasındaki temel şart;

  1. Kazanç ve iradın elde edildiği buluşlara ilişkin araştırma, geliştirme ve yenilik faaliyetleri ile yazılım faaliyetlerinin Türkiye’de gerçekleştirilmiş olması,
  2. Buluşun Türk Patent Enstitüsü (TPE) tarafından incelemeli sistemle verilmiş patente veya TPE tarafından olumlu araştırma raporu sonucunda verilmiş faydalı model belgesine sahip olmasıdır.

1.1.2015 tarihinden itibaren elde edilen kazanç ve iratlar için geçerli olan bu istisna için mükelleflerin öncelikle söz konusu patentli ve faydalı model belgesine sahip buluşları için bir değerleme raporu hazırlayarak değer tespiti yapmaları ve Maliye Bakanlığı’na başvurmaları gerekmektedir.
8 No’lu Tebliğde yer alan buluşun değerleme kriterlerinin, 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu için de geçerli olmasının çok faydalı olacağını, isteyenin buluşu için Maliye Bakanlığı’na değer tespiti yaptırabilmesi gerektiğini düşünmekteyim. Böylece teknoloji geliştirme bölgelerinde yazılım ve Ar-Ge faaliyetinde bulunan şirketlerin, bu faaliyetleri sonucu buldukları ürünleri kendilerinin seri üretime tabi tutarak pazarlamaları halinde, bu ürünlerin pazarlanmasından elde edilen kazançların lisans, patent gibi gayri maddi haklara isabet eden kısmının tespiti mümkün olacak ve bu şekilde kazanç istisnasına tabi tutulan rakama ilişkin tartışmayı sonlandıracaktır.

Ayrıca yine aynı Torba Yasa ile Katma Değer Vergisi Kanununun (KDVK) 17. Maddesinin 4. fıkrasına eklenen (z) bendi ile de yukarıda bahsedilen söz konusu patentli ve faydalı model belgesine sahip buluşların satış ve kiralama bedelleri için de KDV istisnası getirilmiştir.

Ülkemizdeki buluş, patent ve faydalı model sayısının artması ve bu vergi avantajlarının bol bol değerlendirilmesi dileğiyle,

Kalın sağlıcakla,

Herkese çok selam.

 

Bu içeriği beğendiyseniz paylaşır mısınız?

Comments are closed.